kazuo ishigiro okumayı çok istediğim japon yazarlardan biri.
murakami murakami diye diye tüm kitaplarını kütüphaneme kattım çok şükür.
nasip olur da atanırsam ilk iş sıra bekleyen kitapları almak olacak,başta da kazuo ishigiro.
kazuo ishigiro'nun beni asla bırakma adlı romanı never let me go olarak filmi de çekilmiş.ben izlmiştim ama sonunu hatırlamıyorum.bilim kurgu bir filmdi.baş rollerinde kıera nightly var.
japon edebiyatı son dönemde beni en çok cezbeden bir dünya oldu.
okunası,keşfedilesi çok farklı bir dünya.
bende yazara ait okumayı istediğim
türkçeye çevrilmiş bütün eserlerini size de tanıtmak istedim.
çocukluğumu ararken
1930'ların İngiltere'si... Amaçsız, hiçbir şey üretmeyen, davetten davete koşarak heyecan arayan sosyete ünlüleri ve onlara uyum sağlama çabası içindeki, ülkenin en ünlü dedektifi Christhopher Banks...
Çözdüğü cinayetlerle büyük ün kazanan Christopher Banks'in çocukluğunda yaşadığı travma, hayatına gölge düşürmektedir. Şanghay'da, bütün gününü Japon arkadaşı Akira ile "dedektifçilik" oynayarak geçiren kaygısız bir çocukken, babasıyla annesi arka arkaya ortadan kaybolmuştur. Dokuz yaşında yapayalnız kalan Christhopter, duygularını kimseye belli etmemeye çalışarak kendisinden beklenenleri yapar. Okulu bitirir, ünlü bir dedektif olur ve toplum içinde kendine bir yer edinir, ama anne babasını bulma takıntısı içinde giderek büyümektedir. Dünya yeni bir savaşa doğru giderken, çocukluğunun şehrine dönüp bu esrarengiz olayı olayı çözmeye karar verir. Bunu yapması halinde medeniyeti yaklaşmakta olan felaketten kurtarabileceğine inanmaktadır. Ancak çocukluk hayallerinin yetişkin Banks'e egemen olması, olaylara bakışını çarpıtmıştır. Banks'in zihnini bulandıran hayallerle gerçek birbirine karışacak ve okuyucu, onun hafızasının labirentlerinde gerçeğin kırıntılarını kovalarken, zman zaman "dedektifçilik" oynamak durumunda kalacaktır.
"Pek çok iyi yazar var, ama iyi romancıya ender rastlanıyor. Ishiguro o ender olanlardan."
New York Times
beni asla bırakma
Yatılı okul Hailsham'ın öğrencileri, bahçe duvarının arkasındaki karanlık ormandan çok korkarlar. Hafta sonları veya tatillerde evlerine gitmez., Hailsham'dan önceki yaşamlarını hatırlamazlar. Dış dünyayla bağlantıları yoktur. Öğretmenler değil, gözetmenler tarafından eğitilirler. Spor ve sanata büyük önem veren gözetmenler, Hailsham öğrencilerine sürekli özel olduklarını hatırlatır ve bedenlerine çok iyi bakmaları gerektiğini tekrarlar.
Kazuo Ishiguro, yayımlandığı yıl Time tarafından İngilizce yazılmış en iyi 100 roman listesine alınan Beni Asla Bırakma'da, yıkıma götüreceğini bile bile kendi kaderini kabullenenlere odaklanmış görünüyor.
değişen dünyada bir sanatçı
Değişen Dünyada Bir Sanatçı'da Japon asıllı İngiliz yazar Kazuo İşiguro, İkinci Dünya Savaşı sonrasının köklü değişikliklerin yaşandığı Japonya'sına gerçekçi bir bakış sunuyor. Değişen yaşam tarzlarının birbiriyle yarıştığı, toplumsal modellerin yerinden oynadığı ve gelenekselle modernlik arasında kalan halkın hayatın farklı bir anlamını aradığı ‘değişen' dünyaya.
Savaş biteli üç yıl olmuştur, zamanında etkili, bohem bir sanatçı olan ressam Masuji Ono emekli olmuş, büyük evinde son yıllarının tadını çıkarmaktadır. Otuzlu yıllarda sanatını Japonya'nın genişleme politikasının hizmetine sunan ve yurtseverlik karşıtı eylemlere karşı çalışan komitenin danışmanlığına getirilen Ono'nun yurtseverliği artık tartışmalıdır. Roman ilerledikçe okur, anlatıcının geçmişiyle ilgili olarak okuruna ve kendisine karşı pek de dürüst davranmadığına, Onun militarizm dönemindeki parlak geçmişinin bambaşka bir yüzü olduğuna tanık olacaktır.
Evlenmek üzere olan kızının düğünü, Ono'nun geçmişte yaptıklarının aile için nasıl bir yük olduğunu ortaya çıkaracak, bütün ailenin saygınlığının gündeme geldiği bir ortamda Ono, yaşadıklarından daha fazla kaçamayacağını, geçmişin şimdi üzerinde ne derece egemen olduğunu anlayacaktır. Bireyin geçmişiyle mücadelesinin ve uzlaşmasının ele alındığı en başarılı romanlardan biri olan ve ilk kez Türkçeye çevrilen Değişen Dünyada Bir Sanatçı, yazarına 1986 yılında Whitbread Yılın Kitabı Ödülü'nü getirmişti.
günden kalanlar
Darlington Malikânesi'nin emektar başuşağı Stevens yıllarca işini en iyi şekilde yerine getirmiş, işvereni olan Nazi sempatizanı Lord Darlington'a bağlılıkta kusur etmemiştir. İşinin gereklerini, kişisel hayatı ve duygularından daha fazla önemseyen Stevens, evin kâhyası Bayan Kenton'la arasındaki yakınlığın iş ilişkisinden öteye geçmesine izin vermez. Yıllar sonra, Darlington Malikânesi el değiştirip bildiği düzen iyiden iyiye yok olmaya başlayınca Stevens bir tatile çıkar. Çok önceleri evlenip evden ayrılmış Bayan Kenton'ı ziyaret edecek olmanın heyecanıyla geçmişini gözden geçirir.
Günden Kalanlar'ın başrollerini Anthony Hopkins'le Emma Thompson'ın paylaştıkları ve unutulmaz bir oyunculuk sergiledikleri sinema filmi, 1993 yılı Oscar Ödülleri'ne en iyi erkek oyuncu, en iyi kadın oyuncu, en iyi yönetmen dahil sekiz dalda aday olmuştu. Kazuo İşiguro'nun modern bir klasik kabul edilen romanı Günden Kalanlar, 1989'da İngiltere'deki en saygın edebiyat ödülü olan Booker Ödülü'nü kazandı.
uzak tepeler
Japon asıllı İngiliz yazar Ishiguro, ilk romanı Uzak Tepeler'de büyük toplumsal dönüşümlerin bireyler üzerindeki yıkıcı etkisini, görev duygusu ile özgürlük arzusu arasındaki çatışmayı ve modern çağda kimlik arayışını ustalıkla anlatıyor.
İngiltere'de yalnız başına yaşayan yaşlı Japon kadını Etsuko'nun büyük kızı Keiko intihar eder. Kısa süre sonra Etsuko'nun küçük kızı Niki annesini ziyarete gelir ama anne kız arasındaki duygusal mesafe, Etsuko'nun anılarına gömülmesiyle daha da artar. İkinci Dünya Savaşı'nın bitişinden sonra ilk kocasıyla birlikte Nagazaki'de yaşayan Etsuko, o yıllarda komşusu Sachiko ve onun küçük kızı Mariko'yla kurduğu arkadaşlığı hatırlar. Bugünle ilgili bazı gerçekleri açıklayabilmek için, geçmişin bu dönemini gözden geçirmeye ihtiyacı vardır.
gömülü dev
Romalılar Britanya'yı terk edeli çok olmuş. Viraneye dönmekte koca ülke. Neyse ki ortalığı kasıp kavuran savaş bitmiş.
Britonlar'dan Axl ile Beatrice yıllardır görmedikleri oğullarına kavuşmak için tehlikeli topraklarda zorlu bir yolculuğu göze alıyorlar. Başlarına türlü belanın geleceğini de biliyorlar, fakat üstü örtülmüş sırlarını aydınlatacak ateşten haberleri yok henüz. Bir de yollarının kesişeceği kişiler var: Sakson savaşçı, öksüz oğlan ve tıpkı Axl'la Beatrice gibi geçmişinde kaybolmuş, hatıralarının vaat ettiklerine ve alıp götürdüklerine yenik bir şövalye. Hep birlikte sürüklendikleri macera bir kurtuluş mu olacak, yoksa yeni bir felaketin habercisi mi?
Kazuo Ishiguro'dan unutuş ve anıların gücü üzerine zamanı aşan bir öykü; özenle korunmuş bir aşka, intikama ve savaşa dair bir mesel. 'Gömülü Dev', hüzünlü, gizemli, her satırı iz bırakacak bir roman.
"Dünyanın yaşayan en büyük yazarı Kazuo Ishiguro'dan yeni bir roman. Bir başyapıt."
- David Walliams-
"Kazuo Ishiguro öyle tuhaf ve harika bir roman yazmış ki!.. Benzersiz, okuru esir alan bir roman"
-David Sexton, Evening Standard-
(Tanıtım Bülteninden)
noktürünler
Günden Kalanlar'ın Booker ödüllü yazarı, The New York Times'a göre "Eşsiz Dâhi" Kazuo İşiguro son kitabı Noktürnler'de müzik ve aşk ekseninde zamanın insanlar üzerindeki etkilerini keşfe çıkıyor.
Öykülerin tümünde gençlik idealleri ve romantizmi yıllar geçtikçe dönüşüyor, değişiyor ama İşiguro asıl müzikte, aşkta ve hayallerde baki kalanlara dikkati çekiyor; onun hiç kaybolmayan ince mizahı, duru dili ve zeki kurgusuyla elbette.
Geçkin yıldızlar, kafe müzisyenleri, idealist besteciler, hayallerinden vazgeçen müzik sevdalıları… İtalya'nın meydanlarında, Londra'nın evlerinde ya da bir Hollywood otelinde sizi bekliyorlar…
öksüzlüğümüz
Dinmek bilmez karmaşadan yorgun bir dünya; yaklaşan yeni felaketin işaretlerini okuyan gözlerde kaygı. Çözdüğü davalarla Londra sosyetesini büyüleyen dedektif Christopher Banks, 1930'ların bu gergin atmosferinde, bütün tehlikeleri göze alarak Şanghay'da bıraktığı geçmişinin karanlığına dalıyor. Öyküsünü nasıl anlatırsa anlatsın, satır aralarında beliren arayış, umut ve yitiriş girdabına kapılmış Banks'in güncesi iç içe geçmiş iki metin sunuyor adeta. Şatafatlı hayatlar, parlak başarılar, kahramanlık, fedakârlık ve tevazu perdesinin ardında, örselenmiş bir çocuğun ve çevresini sarmış ruh kardeşlerinin, kederli hikâyesi... Çağdaş dünya edebiyatının en önemli isimlerinden Kazuo Ishiguro'dan gerçeklerin acılığını yankılayan bir hayaller âlemi...
"Edebiyatın sunduğu olanakları yepyeni noktalara taştığını hissettiren az sayıda romandan biri."
-Sunday Times-
"Öksüzlüğümüz'de ruhsal ve siyasal gerçeklerin nasıl hünerli bir biçimde ortaya konduğuna bakarak bile, Ishiguro'nun ne denli cesur ve büyüleyici bir yazar olduğunu söyleyebiliriz."
-The Guardian-
"Öksüzlüğümüz, Ishiguro'nun şimdiye kadar ki en büyük başarısı."
-New York Times-
(Tanıtım Bülteninden)
avunamayanlar
Beni Asla Bırakma" adlı kitabı Time tarafından en iyi 100 roman arasında gösterilen Ishiguro'dan yepyeni bir roman daha...
Dünyaca ünlü piyanist Ryder, önemli bir konser vermek için isimsiz bir Avrupa şehrine gelir. Birkaç gün sonra sahneye çıkacağını bilse de, bundan başka hiçbir şey hatırlayamaz; karşılaştığı herkesin niçin ondan bir şeyler istediğini, çok uzak olması gereken yerlere nasıl hemen ulaşıverdiğini, saatler sürmesi gereken bir sohbeti üç dakikalık asansör yolculuğuna nasıl sığdırdığını anlayamaz. Kendini olaylara ve çevresindeki insanlara teslim eden belleksiz piyanist, geçmişin ve geleceğin kırılgan bir şimdiki anda çakıştığı sürreal bir dünyaya savrulur. Çok geçmeden, yaklaşan konser gecesinin hayatının en önemli performansı olduğunu fark edecektir.
İşlevini yitirmiş toplumsal düzenin bireyler üzerindeki yaralayıcı baskısını hemen her eserinde zarafetle ilan eden Kazuo Ishiguro, Avunamayanlar'da hayatı kontrolden çıkan bir adamın çok boyutlu hikâyesini anlatıyor.
yaşayan en büyük yazarlardan kabul edilen.
kazuo ishigiro
vikipedi:
keyifli okumalar...