Kore edebiyatına dair ilk kitabımdı.kitapçının rafında görünce saldırır gibi alıp sepetime eklemiştim.
Çok büyük bir beklentiyle okudum kitabı ama tam bir hayal kırıklığı oldu.Uzak Doğu edebiyatından özellikle Japoya'dan sonra Kore edebiyatı bekleneni karşılamadı ne yazık ki.:/
Kitap boyunca hep bir beklenti içinde oluyorsunuz ama kitabın sonuna kadar hiç bir şey olmuyor.Kitap hakkında bilgi sahibi olmadan alıp okumaya başlamış olsanız kitabın yarısına kadar olaylar kaç yılında,hangi ülkede geçiyor belli değil.İçinde sanki bir art niyet taşıyor gibi hissediyorsunuz ama sanki o da değil.Öyle mi düşünsem yoksa böyle mi yok o da değil.
Yani beklentileri karşılamayan vasatın altında kalan bir kitap.
Tek iyi yanı akıcı olması ama konusunun Kore Savaşı olmasına rağmen onun da içi boş kalmış.
Küçük bir çocuğun ailesinin şiddetine maruz kaldıktan sonra Kore savaşı nedeniyle Kore'de kalmış bir Türk tarafından emanet alınmasının hikayesi.Konu çok vurucu ama yazar konunun içini çok boş bırakmış.Macomber'in hayata tutunmayı başaran kadınlarının hikayelerini hatırlattı kitap bana her nedense.Çünkü o kitaplar da akıcı olmalarına nazaran içerik olarak çok boş kitaplar.
Bir Türk olmama rağmen kitapta ki Türk Hasan Abcadan hiç haz etmedim.
Sevimsiz biri,belki bu yüzden kitapta sanki art niyet aradım bilemiyorum.
Savaş sonrası Uzak Doğu da,Kore'de özellikle yabancıların bol yaşadığı bir mahalle de yaşayan dost mu yoksa alelade birer tanış mı oldukları belli olmayan insanların hikayesi.
Yüzüklerin Efendi'sinden Eomer'in de dediği gibi:Arayın lakin umut etmeyin.
Umut bu topraklardan gitti.
Okuyun ama beklenti içinde olmayın...
bişeyler yazayım dedim ama Eomer gibin afilli laf edemedim ya la :))
Kore Savaşı'nda mücadele edip, savaştan sonra orada kalan bilge bir Türkün dokunaklı hikâyesine
yer veren bu roman başucu kitabınız olmaya aday...
Dünya insandan oluşan dikenli bir teldir. Yeryüzünde bir saniye bile yaşasan yaralanırsın! Hayata karşı mağlup olmuş, Kore Savaşı'nın derin izlerini bedenlerinde ve zihinlerinde taşımaya mecbur kalmış bir neslin yüreğinden dökülenlere kulak vermek; Yalnızlıklarına tutunmuş, kabullendikleri yenilgilerini tanımadıkları bir çocuğun gözlerinde yeniden yaşayan bir grup insanın çığlıklarını duymak; Yetimhaneden evlatlık alınan bir çocuğun kapanmayan yaralarına tanık olmak için; Bu romanı okumalısınız...
Bu kitap görünmeyenlerin dile gelişidir...
(Tanıtım Bülteninden)
yer veren bu roman başucu kitabınız olmaya aday...
Dünya insandan oluşan dikenli bir teldir. Yeryüzünde bir saniye bile yaşasan yaralanırsın! Hayata karşı mağlup olmuş, Kore Savaşı'nın derin izlerini bedenlerinde ve zihinlerinde taşımaya mecbur kalmış bir neslin yüreğinden dökülenlere kulak vermek; Yalnızlıklarına tutunmuş, kabullendikleri yenilgilerini tanımadıkları bir çocuğun gözlerinde yeniden yaşayan bir grup insanın çığlıklarını duymak; Yetimhaneden evlatlık alınan bir çocuğun kapanmayan yaralarına tanık olmak için; Bu romanı okumalısınız...
Bu kitap görünmeyenlerin dile gelişidir...
(Tanıtım Bülteninden)
umut dolu yarınlarınız olsun.
umut dolu okumalar..
şu bloga da az yorum bırakın...:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorumlarınız için teşekkür ederim :)