günler kahve içerek,koşuşturarak geçiyor.
hayırlısıyla kazasız belasız bu dönem de bitse de istanbul!a evimize dönsek.
buradan çok sıkıldım.
ben de bu yüzden keyfime bakarak yaşayıp gidiyorum işte.
bugün başıma gelmeyen kamladı.okuldan dönüşte kızım evde olduğu için çanamı bırakıp bir tek cüzdanı alıp bi koşu markete gittim.tüm alışverişi yaptım tam marketten çıkıyorum aklıma anahtarı yanıma almadığım geldi.telefonda yok.:/ poşetleri komşuya bırakıp attım kendimi çarşıya otobüse binip doğru kızımın okuluna gittim ki cadaloz da anahtarı evde bırakmasın mı.
tekrar çarşıya döndüm tutum çilingirin yolunu.neyse eve vardım açtı kapıyı girdim içeri.başladım yemek yapmaya.bir de baktım market poşetlerini boşaltırken eşyalar eksik :/ haydaaaa.
tekrar hazırlan ekrar markete git unuttuğun poşeti al,eksikleri al eve gel.
çok yoruldum bugün,başım çok ağrıyor ve market poşetlerinden omuzlarım tutulmuş durumda.
gerçeken de ataların dediği gibi akılsız başın acısını ayaklar çekiyor.
şuan da benim her yerim çekiyor.:)
günlerden bi gün yine kahve içiyorum.:)
yeni fincan takımı almıştım ki ben bi gün :)
pek bi vintage gördüm onları :)
elazığ'ın meeşhuur köftesi ağrı'ya gelmiş dediler bizde gitip YEDİK :))
postu yazarken hem yemeğe hem yatıya misafir bekliyorduk ki ben hazırlığımı çoktan yapmışım.
laf aramızda muglar yeni mi ne :P
her telden gidip aldığım kitaplar.
hepsi ayrı tarz.
prensesim kocaman oldu.pisa kulesi yaptık onunla.
yalandan da bi gülüş .)
yine postu yazdığım gün olan bu gün minik canavar öğrencilerim bana dağdan dağ lalesi yolup getirmişler :)
şaka yav şaka çocuklar dağdan toplamışlar:)
mayıs ayının ilk kitapları:niçe ağladığında,felsefenin kısa arihi; ve mayıs ayının ilk dizisi:night watçcman's journal.
bi düşündüm de dizi mayısın ilk dizisi değildi ya.önceki dizi postlarına bakarsanız anlarsınız ;)
işe biraz ordan biraz da burdan bahseiğim post.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorumlarınız için teşekkür ederim :)