Arka kapak yazısı dikkatimi çektiği için entelektüel alt yapısı olan bir roman zannederek bu kitabı sanırım 2 ya da 3 tlye almıştım.Kitap anı kitabıymış ama çok hoşuma gitti.Yazarın başka ünlü kitapları da varmış ama ben ilk Jöleli P...şt'la tanıştım.Yazar ülkücü bir öğretmen,olaylar 1996'da başlayıp 2007'ye kadar devam ederken yazarın 90'lı yıllarda Van'ın Gürpınar ilçesinde geçiyor ve aslında sınıf öğretmeniyken rehber öğretmenliği yaptığı sırada ki hayat hikayesini okuyoruz.Doğuda öğretmen olmanın zorluğu,terörün dorukta yaşandığı 90'lı yıllardaki Türkiye,öğretmen olmanın yine 90'lı yıllardaki zorluğu,siyaset,yakın tarih gibi konuları kimi gülerek kimi de göz yaşıyla okudum.Özellikle Ağrı'da üç yıl kalmış bir öğretmen olarak yazarın canla başla yaptığı öğretmenlik faaliyetlerini okumak beni hem duygulandırdı hem düşündürdü.Bende daha fazla şey yapabilirmişim diyerek esef etmedim değil.Ayrıca 1990'larda Doğu nasılsa 2000'lerde de fazla değişmediğini görmek ve tecrübe etmiş olmak beni çok üzdü.Netice olarak çok keyif alarak okudum bir anı kitabıydı.#tuncergunay
☕
☕
Arka kapak:
Hala Amerikalıların Ay`a ayak bastığına inanan insanların bulunması ve bunların ortalıkta serbestçe ve denetimsizce dolaşabiliyor olmaları, insan zekasının ilerlediğine ya da en azından yerini koruduğuna dair inancımı çok ciddi bir şekilde zedeliyor. Kitabımın bu insanların eline geçmesinden çok tedirginim. Zira onların bu kitabı okuyabileceklerinden ve içeriğini anlayacaklarından çok ciddi kuşkularım var. Öte yandan james Joyce`un Ulysses`ini, Hafız-ı Şirazi`nin Hafız Divanı`nı, Ercan Şen`in yayınladığı bilim felsefesi ağırlıklı kitapları, Simone de Beauvoir`in veya Ayn Rand`ın tüm eserlerini okumayı başarıp anlayabilen herkesin benim bu kitabımı da kolaylıkla okuyup anlayabileceklerinden eminim. İkinci Dünya Savaşı`nın Hitlerin önündeki o lanet minik bamya yüzünden çıkmış olabileceğini düşünüyorum. Hayatım bir dönem, beklenmedik bir şekilde kargaşa ve açmza girmişti. Düşünemez, konuşamaz, algılayamaz ve çok sevdiğim bol acılı çiğköftenin tadından hiçbir zavk alamaz olmuştum. Hayatımın pusulasını kaybetmiştim. P.ştun biri bana acaba telekinezi mi yapmıştı? Telekinezi mevzuu eğer kocaman bir palavra değilse, eğer durum böyle olmuşsa başıma gelenlerin sebebi anlaşılıyor. Bana bunu her kim yapmışsa Yüce Rabbim, yeryüzündeki tüm kötülük dolu telekinezileri kaktüs dikenleri gibi ona yöneltsin inşallah... Bu işin peşini bırakın artık. Çünkü yeşil öldü.
Keyifle kalın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorumlarınız için teşekkür ederim :)